Sinan Tuncay’ ın C.A.M. Galeri’de açtığı ikinci kişisel sergisi ‘Olamadığım Adamlara Mahsustur’, toplumsal cinsiyetin erkeğe dayattığı ‘adam gibi’ olma/görünme halini, sanatçının kendisinin kamera karşısına geçtiği yarı otoportresel çalışmalar üzerinden ele alıyor.

Sergi, ismiyle aynı adı taşıyan fotoğraf serisi ile açılıyor. Sinan’ ın daha önce de Osmanlı Minyatür Sanatı’ndan yola çıkarak geliştirdiği fotografik kolaj estetiğine sadık kalarak hazırladığı bu seri, maskülinitenin, toplumsal kabule yönelik bir rol yapma biçimi oluşunu konu alıyor. Sanatçı, farklı kılıklara bürünürken aslında hiç bir zaman ait olmadığı ya da olamadığı erkek gruplarını, kendilerine tahsis edilen eril mekanlarda tasvir ediyor. Fiziksel değişimindeki kusurlar, onun -mış gibi görünme çabasını ele veriyor.

Serginin ikinci bölümünde izleyiciyi, bir kağıt bebek projesi olan ‘Utanma Benden’ karşılıyor. Sanatçı, kız çocukları için tasarlanan bu nostaljik oyunu kendi bedeni üzerinden yeniden yorumluyor. İşlerinde de sıkça kullandığı kostüm ve aksesuarlara yer vererek, bilindik ama bir o kadar da tanımsız bir cinsiyet dünyası kuruyor. Izleyici, galeriye yerleştirilen dokunmatik ekran sayesinde sanatçıyı istediği biçimde giydirebiliyor. Sergide yer alan diğer bir seri ‘İçerde Oynayın’ da ise halı üzerine konumlandırılan otomobillerle, erkeğin kamusal alandaki güç sembolü, dişil ve mahrem bir boyuta taşınıyor. Sergi, iç ve dış arasındaki bu bitmez tükenmez dönüşüm çabasının bir unsuru olduğu kadar, kuir bireyin gizlenmesine de hizmet eden ‘Gizli Kapaklı’ bir dolap ile sona eriyor.

‘Olamadığım Adamlara Mahsustur’, kuir erkeğin toplumsal kabulüne yönelik sancılı kimlik arayışını konu alıyor. Erkek Sinan Tuncay’ ın C.A.M. Galeri’de açtığı ikinci kişisel sergisi ‘Olamadığım Adamlara Mahsustur’, toplumsal cinsiyetin bedenine biçilen tavır ve mekanlar üzerinden, ataerkil yapının yapay cinsiyet söylemine dair fotografik bir okuma sunuyor.